Atriyal Fibrilasyon nedir?
Atriyal fibrilasyon (AF), kalbin atriyum adı verilen üst odacıklarının düzensiz ve genellikle hızlı bir şekilde atması durumudur. Normalde kalp, düzenli bir ritimle atar ve bu ritim vücuda gerekli olan kanı pompalar. Ancak atriyal fibrilasyon durumunda, atriyumlar düzensiz ve koordine olmayan bir şekilde kasılır, bu da kalp ritminin düzensiz ve genellikle hızlı olmasına neden olur. Atriyal fibrilasyon, kalp ritim bozuklukları (aritmiler) arasında en yaygın olanlardan biridir ve özellikle yaşlı bireylerde daha sık görülür.
Atriyal Fibrilasyon neden olur?
Atriyal fibrilasyonun birçok potansiyel nedeni vardır. En yaygın nedenlerden bazıları şunlardır:
- Yüksek Tansiyon: Hipertansiyon, atriyal fibrilasyon riskini artıran önemli bir faktördür.
- Yapısal Kalp Hastalıkları: Koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği ve kapak hastalıkları gibi kalp rahatsızlıkları atriyal fibrilasyona yol açabilir.
- Tiroid Hastalığı: Özellikle hipertiroidizm, atriyal fibrilasyon riskini artırabilir.
- Alkol ve İlaç Kullanımı: Aşırı alkol tüketimi ve bazı ilaçlar atriyal fibrilasyona neden olabilir.
- Yaş: Yaş ilerledikçe atriyal fibrilasyon riski artar.
Bunların yanı sıra, stres, obezite, diyabet, ve bazı genetik faktörler de atriyal fibrilasyonun gelişiminde rol oynayabilir.
Atriyal Fibrilasyonun belirtileri nelerdir?
Atriyal fibrilasyonun belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve bazı insanlar hiç belirti yaşamayabilir. Ancak yaygın belirtiler şunlardır:
- Çarpıntı: Kalp atışlarının rahatsız bir his olarak algılanması, kalp atışları düzensiz ve hızlı hissedilebilir.
- Yorgunluk: Özellikle fiziksel aktivite sırasında aşırı yorgunluk.
- Nefes Darlığı: Özellikle efor sarf ederken nefes darlığı yaşanması.
- Baş Dönmesi ve Bayılma: Kan akışının yetersiz olması nedeniyle nadiren baş dönmesi veya bayılma olabilir.
Atriyal Fibrilasyonun riskleri nelerdir?
Atriyal fibrilasyonun en önemli komplikasyonları şunlardır:
- İnme (Felç): Atriyal fibrilasyonun en önemli komplikasyonudur. Kalp içerisindeki bazı bölgelerde kanın birikmesi sonucu oluşan pıhtıların dolaşımına karışarak beyne ulaşması ve burada bir damarı tıkayaması sonucu oluşur.
- Kalp Yetmezliği: Uzun süreli kontrolsüz atriyal fibrilasyon, kalbin etkin bir şekilde kan pompalama yeteneğini azaltabilir ve kalp yetmezliğine yol açabilir.
- Diğer Organ Hasarları: Yetersiz kan dolaşımı nedeniyle böbrekler, karaciğer ve diğer organlar da etkilenebilir.
Atriyal Fibrilasyon tanısı nasıl konur?
Atriyal fibrilasyon tanısı, genellikle bir sağlık profesyoneli tarafından fiziksel muayene ve bazı testlerle konur. En yaygın kullanılan testler aşağıdakilerdir:
- Elektrokardiyogram (EKG): Kalbin elektriksel aktivitesini ölçen bu test, atriyal fibrilasyonu tespit etmenin en yaygın yoludur.
- Holter: Taşınabilir bir cihaz olan Holter monitör, 24 saat veya daha uzun süre boyunca kalp ritmini kaydeder.
- Ekokardiyografi: Kalbin yapısını ve fonksiyonunu değerlendirmek için kullanılır.
- Kan Testleri: Altta yatan başka sağlık sorunlarının olup olmadığını kontrol etmek için yapılabilir.
Atriyal Fibrilasyon nasıl tedavi edilir?
Atriyal fibrilasyon tedavisi, hastanın genel sağlık durumu, belirtileri ve AF'nin nedeni gibi faktörlere bağlı olarak değişir. Yaygın tedavi yöntemleri şunları içerir:
- İlaç Tedavisi: Kalp ritmini ve hızını kontrol altına almak için antiaritmik ilaçlar, kan pıhtılaşmasını önlemek için antikoagülanlar (kan incelticiler) kullanılır.
- Elektriksel Kardiyoversiyon: Kalp ritmini normale döndürmek için elektrik şoku uygulanmasıdır.
- Kateter Ablasyon: Anormal elektrik yollarını yok etmek için radyo dalgaları veya kriyoterapi kullanılmasıdır.
Atriyal fibrilasyon, yaşam kalitesini etkileyebilecek ciddi bir durumdur. Ancak, erken teşhis ve uygun tedavi ile yönetilebilir. ve komplikasyonların önüne geçilebilir. Herhangi bir belirti veya risk faktörü olan kişilerin bir sağlık profesyoneline danışmaları önemlidir.
Prof. Dr. Erdem Diker
Bayındır Söğütözü Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı